
Farklı kültür ve milletlere karşı duyulan tahammülsüzlüğün, işçi göçünün üzerinden yarım asırdan fazla bir süre geçmesine rağmen sürmesi, üzerinde düşünülmesi gereken acı bir konudur. Yarım yüzyıldan beri vatandaşı olup yurt edindiği bu ülkede çalışan göçmenler, yabancı olarak görülmekten hiç kurtulamadılar. Bu faciayı anarken bunu da göz önünde bulundurmak lazımdır. Bu güne kadar yapılmış sade bir anmadan öteye gitmeyen törenler, toplumun tüm kesimlerine sorunu tam olarak anlatabilseydi, bugün aynı sorunların varlığından belkide söz etmeyecektik. Ama ne acıdır ki ırkçılık ve yabancı düşmanlığı hala gündemdeki varlığını sürdürüyor.
Schleswig-Holstein Türk Toplumu olarak tarihe kara bir leke olarak düşen Solingen faciasını unutmayacak ve unutturmayacağız. Bu bizim asli görevlerimizden biridir. Solingen faciasını hatırlamak ve hatırlatmak bu tür olayların bir daha yaşanmaması içindir. Burada sadece bir aileye değil, birlikte yaşama isteği içindeki topluma kastedilmiştir. Biz tüm yaşanan kötü tecrübelere rağmen birlikte yaşama isteğimizden vazgeçmeyeceğiz. Sorunun çözümünü karşılıklı kabul, saygı ve hoşgörüde görüyoruz.
Irkçılık ve yabancı düşmanlığı toplumları içten içe kemiren sinsi bir hastalıktır. Toplumların en büyük sorunu olan ırkçılık, faşizm, yabancı düşmanlığı, etnik ve dini aşırılıklar, içselleştirilerek değil birlikte mücadele edilerek bitirilebilir. Acil çözüm için herkes üzerine düşeni bir an önce hakkıyla yerine getirmelidir.